Havza Haber Ajansı'nın haberine göre Hz. Ayetullah Nuri Hamedani “Tebliğde Yenilikler Cennat Festivali”nin kapanış törenine gönderdiği mesajda, tebliğ faaliyetlerinin geliştirilmesi, yaygınlaştırılması ve havza mensupları arasında tebliğ konumunun yükseltilmesi ile motivasyon ve kabiliyet keşfine yönelik desteğini vurguladı.
Mesajın metni şöyledir:
Bismillâhirrahmânirrahîm
Elhamdü lillahi rabbil âlemîn ve’s-salâtu ve’s-selâmü alâ seyyidinâ ve nebiyyinâ ebi’l-Kasım Mustafâ Muhammed ve alâ Ehlibeyt’ihi’t-tayyibîn’e’t-tâhirîn, siyyema bakiyyetallahi fil ârezin ve lanetullah âla â'daihim ecmein ila yevmiddin.
"O peygamberler ki, Allah'ın gönderdiği vahiyleri eksiksiz olarak tebliğ eder, yalnızca Allah'tan korkar ve Allah'tan başka hiç kimseden korkmazlar. Hesap görücü olarak Allah yeter." (Ahzap/ 39)
Saygıdeğer topluluğa selam ve hürmetlerimle...
Bugün ilim havzasının en önemli görevlerinden biri tebliğ konusudur. Belki de âlimlerin ilk görevi tebliğdir. Bütün gayretlerin sonucu, bu vazifede toplanır. Yani havzaya girişin ilk anından hayatın sonuna dek, her aşamada ve derecede tebliğ sorumluluğu ortadan kalkmaz.
Bu nedenle bu vazifenin verimli olması için neler yapılması gerektiği üzerinde durulmalıdır.
Ben günümüz konularını sanal ortamın gelişimini, tebliğ yöntemlerindeki değişimleri ve yeni tebliğ alanlarının ortaya çıkmasını dikkate almakla birlikte hâlâ geleneksel tebliğin yani yüz yüze tebliğin diğer bir ifadeyle minberin etkili olduğuna inanıyorum.
Ben şu gerçeğe inanıyorum ki hiçbir yöntem bu tür tebliğ kadar etkili değildir.
Elbette sanal ortamda yer almak, video klip hazırlamak, görsel programlar üretmek gibi yeni tebliğ yöntemlerinin etkisini inkâr etmiyorum; zira toplumda bunların tesiri de açıkça görülmektedir.
Ancak sanal tebliğin geniş etkisi geleneksel ve yüz yüze tebliğ ortamının zayıflamasından kaynaklanmaktadır. Bu durum alanın uzmanları tarafından incelenmelidir.
Azizlerim bilmelidir ki tebliğ geniş bilgiye sahip bir sanat dalıdır. Bugün bazıları için tebliğ kolay bir iş gibi görünse de aslında en zor işlerden biridir. Eğer etkili olmak istiyorsak bu en zahmetli meslektir.
Etkili bir mübelliğ özellikle Farsça ve Arapça olmak üzere çeşitli ilimlerde yüksek seviyeye ulaşmalı ve eksiksiz bir bilgiye sahip olmalıdır.
Mübelliğ etkili, nefsini ıslah etmiş ve zamanın alimi olmalı. Hitabetin birinci aşamasında muhatabını tanımalı ve güvenilir kaynaklardan yararlanmalıdır. Belgesiz uydurma rivayetlerden kaçınmalı, muhatapların vaktini asılsız bilgilerle harcamamalıdır. Ayrıca Ehlibeyt'in (a.s.) yüce makamıyla örtüşmeyen sözleri bir yerde nakledilmiş olsa dahi dile getirmemelidir. Toplumdaki soruları izlemeli ve açık, belgeli sözlerle yanıt vermelidir. Geleneksel olma bahanesiyle halkın güncel kültürel, siyasi ve ekonomik meselelerinden gafil kalmamalı; aksine halkın sesi olma bilincine ulaşmalıdır.
Bir diğer önemli husus tebliğin tek bir merkez tarafından yönetilmesidir.
Maalesef günümüzde ilgili ve ilgisiz birçok kurum tebliğ konusuna müdahil olmaktadır. Bu ciddi bir zaaftır.
Bu iş uzmanlık ister; dolayısıyla bir merkez bu görevi üstlenmeli ve mevcut dağınıklık son bulmalıdır.
Dikkate alınması gereken bir diğer konu ise tebliğin dijital ortamda, yapay zekâ kullanımında, animasyon yapımında, çocuklar ve gençler için mübelliğ yetiştirme gibi farklı alanlarda uzmanlaştırılmasıdır.
Kum İlim Havzası'nın Yönetim Merkezi ve Tebliğat Bürosu bu yönde bazı çalışmalara başlamıştır ki bu memnuniyet vericidir.
Son olarak tebliğ faaliyetlerinin geliştirilmesi, yaygınlaştırılması, havza mensupları arasında tebliğin konumunun yükseltilmesi, motivasyon ve yetenek keşfinin desteklenmesi gerektiğini vurguluyorum.
Bu değerli festivali düzenleyen tüm kardeşlerime teşekkür eder, Yüce Allah’tan hepinize başarı dilerim.
8 Aralık 2025
Hüseyin Nuri Hamedani
yorumunuz